Hakkında
Antik kentin günümüze iyi koşullarda ulaşan anıtsal yapı örnekleri ile dolu olan bugünkü kentin merkezinde bulunan Smyrna Agorası’dır. Agora, antik Smyrna’nın idari, siyasi, adli ve ticari merkezi durumundaydı. Agora, antik kentin merkezinde, bu bölgedeki ızgara kent planına uygun olarak dörtgen bir alanı kapsamaktaydı. MÖ 4. yüzyılda kurulmuş olan Agora’dan günümüze gelebilen kalıntıların çoğu, MS 178 depreminden sonra İmparator Marcus Aurelius’un destekleriyle yeniden inşa edilen Roma Dönemi Agorası’na aittir. Agora, MS 2. yüzyılın sonunda bugün görülen halini alarak en geç MS 7. yüzyıla kadar genel karakterini korumuştur. Günümüzde, avlu alanının yaklaşık 129×83 metre boyutlarındaki bir kısmı görülebilmektedir. Bu alanı çevreleyen Batı Portiko’nun büyük kısmı, Bazilika’nın ise tamamı ortaya çıkarılmıştır. Agora’nın hemen yakınında Batı Portiko’ya bitişik Kent Meclisi ve Mozaikli Yapı olarak tanımlanan iki kamu yapısı ile bu yapıların batısında bir Roma hamamı tespit edilmiştir. Agora avlusunda anıtlar, heykeller, dini törenlerde kullanılan çok sayıda tanrıya ait sunaklar, mermerden yapılmış oturma yerleri olan Exedralar yer alırmıştır. MS 7. yüzyılın başlarından sonra kentin küçülmesine paralel olarak Agora kullanım dışı kalmıştır. Zamanla Orta ve Geç Bizans dönemlerinde avlu alanı mezarlığa dönüşmüştür. Beylikler döneminde Liman Kalesi ve civarında yaşayan Hristiyanlar ile Kadifekale’yi ele geçiren Türkler arasında terk edilmiş bir bölge haline gelmiştir. 15. yüzyılın başında İzmir’in tümüyle Türkler tarafından ele geçirilmesinden sonra, Agora avlu alanındaki mezarlık geleneği bu kez de Türkler tarafından 19. yüzyılın sonlarına kadar sürdürülmüştür. Osmanlılar Dönemi’nde Agora ve çevresi ”Namazgâh” olarak kullanılmıştır. Smyrna’da arkeolojik kazılar ilk olarak 1933 ile 1941 yılları arasında gerçekleştirilmiştir. 2007 yılında Doç. Dr. Akın Ersoy tarafından başlatılan son dönem kazıları ise Smyrna Agorası, Altınpark ile Kadifekale ve Smyrna Tiyatrosu’nda halen devam etmektedir. Smyrna Agora’sında bulunan birçok eser, İzmir Arkeoloji Müzesi ile İzmir Tarih ve Sanat Müzesi’nde sergilenmektedir.